Aydın’ın Nazilli ilçesinde, 4 yıl ilkin babası Rifat Özcan’ın gömülerek öldürülmesinin arkasından hukuk mücadelesi başlatan ve babasının katilini dedektif şeklinde iz sürerek yakalatan Özcan, kansere yenik düştü
Aydın’ın Nazilli ilçesinde, 4 yıl ilkin babası Rifat Özcan’ın (70) gömülerek öldürülmesinin arkasından hukuk mücadelesi başlatan ve babasının katilini dedektif şeklinde iz sürerek yakalatan Baytar Doktor Aydın Özcan (49), kansere yenik düştü. Özcan’ın cenazesinde, ölmeden ilkin yazdığı mektubunu vasiyeti üstüne kız kardeşi Dr.Hatice ÖzKayran okudu.
Nazilli ilçesine bağlı Verimli Mahallesi’nde oturan ve çiftçilik yaparak geçimini elde eden evli 2 çocuk babası Rifat Özcan’ın 20 Ekim 2017 senesinde evine dönmemesi üstüne oğlu Aydın Özcan (49), arama emek harcaması başlattı. Özcan, babasına ilişkin 09 RF 574 plakalı motosikleti, babasının askerlik arkadaşı olan ve tarla anlaşmazlığı sebebiyle 3 senedir husumetli oldukları Kazım Tekeli’ye ilişkin tarlanın yakınında buldu. Tarlada bir tümsek bulunduğunu fark eden Aydın Özcan, durumu jandarma ekiplerine bildirdi. Tarlada bulunan tümseğin olduğu yerde meydana getirilen kazıda, Rifat Özcan’ın başına bir cisim ile vurularak öldürülmüş cesedi bulunmuş oldu.
Canlı olarak gömüldüğü ortaya çıktı
Vaka sonrası Kazım Tekeli, jandarma tarafınca gözaltına alındı ve çıkaraldığı mahkemece tutuklandı. Rifat Özcan’ın cesedine İzmir Adli Tıp Kurumu’nda meydana getirilen otopside ise canlı olarak gömüldüğü ve saatlerce toprak altında kalmış olduğu, ciğerlerine biriken topraktan belirlendi. Bunun üstüne Kazım Tekeli hakkında ‘Canavarca hisle öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet istemiyle dava açıldı. Yargılama sonucunda, Tekeli müebbet hapis cezası aldı.
Mahkemenin verdiği karardan memnun olmayan Özcan’ın ailesi, davayı ilkin istinaf mahkemesine, reddedilmesi üstüne de Yargıtay’a taşıdı. Cinayette birden fazla kişinin bulunduğunu düşündüklerini belirten Rifat Özcan’ın kızı Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Hatice Özkayran ile oğlu Baytar Doktor Aydın Özcan, dedektif şeklinde iz sürerek hastanedeki güvenlik kameralarına ulaştı. İddiaya nazaran, DNA eşleşmesi için alınan kan örneklerinin, Kazım Tekeli’nin akrabası olan ve hastanede yazman olarak çalışan A.K. tarafınca değiştirildiğine dair delile ulaştı. Görüntülerde A.K.’nın temizlikçi giysisiyle kan alınan alana girmiş olduğu ileri sürülürken, başka bir görüntü de ise alınan kan örnekleri sonuçlarının yer almış olduğu zarfı bir kişinin almış olduğu iddia edildi. Bunun üstüne Özkayran, zarfı alan kişinin içindeki neticeleri değiştirdiği iddiasıyla, avukatı ile itirazda bulunup, kan örneklerinin İzmir Tıp Kurumu’nda tekrardan alınıp, incelenmesini talep etti. Özkayran, elde etmiş olduğu delilleri de dosyaya konulmak suretiyle Yargıtay’a gönderdi. Bu gelişmenin arkasından Kazım Tekeli’nin aile bireylilerinin de adam öldürmeye yardım etmiş olduğu şüphesiyle 10 tanıdığından kan örneği alındı. Yargıtay’a taşınan davanın negatif sonuçlandığı, Özcan’ın kızı Hatice Özkayran’ın davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıyacağı öğrenildi.
Kansere yenik düştü
Kız kardeşi ile beraber hukuk mücadelesi sürdürürken bir yıl ilkin kolon kanserine yakalanan Aydın Özcan, ölümünden ilkin bir mektup yazarak, cenazesi esnasında katılanlara kardeşi tarafınca okunmasını vasiyet etti. Ağabeyi Özcan’ın vasiyetini yerine getiren Hatice Özkayran, ağabeyinin kansere değil, adaletsizliğe yenik düştüğünü söylemiş oldu. Hatice Özkayran, “Babamız fazlaca üzücü bir halde 4 yıl ilkin adam öldürmeye kurban gitti. Olayın üstünden 4 yıl geçti ve biz büyük bir hukuk mücadelesi verdik. Süreç yorucuydu. Abim Aydın Özcan, adaletsizliğe bu kadar dayanabildi. Adaletsizlik vücudunda ve ruhunda derin yaralar açtı. Babamızın ölümüne sebebiyet verenler, suçlular, suçluları kayıranlara abim hakkını helal etmedi. Yargıtay sonucu belli oldu. Sanığın müebbet hapis cezasını onayladı. Doğal olarak ki bu canavarca ve eziyet çektirerek işlenmiş bir katliam. Sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını almasını istiyoruz. Öteki suçlular, DNA failleri Yargıtay tarafınca görmezden gelindi. Davayı anayasa mahkemesine gereğinde de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar taşıyacağız. Abim vefatının arkasından bir vasiyet mektubu bıraktı. Mektupta babamızın cinayetiyle ilgili kayırılan suçlulara hakkını helal etmediğini yazıyor. Adaletin tecelli etmediğini, DNA failleri gözünün önünde gezdiğini ve bunun kendisini mahvettiğini ifade etmiş. Bir senedir görmüş olduğu kanser tedavisine yenik düştü. Aslına bakarsak abimi öldüren hastalığı değil, adaletsizlik oldu. Ben buradan Sayın Cumhurbaşkanımıza, Hakkaniyet bakanımıza sesleniyorum, mahkemeler hukukun ilkesi ile çalışsın. Tamamlanmamış incelemeleri gidersinler” diye konuştu.
Aydın Özcan’ın cenazesi, kılınan cenaze namazının arkasından Verimli Mahallesi Mezarlığına defnedildi.
