Budapeşte’ye giderken

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ailecek tatile çıkmak insana keyif ilave edip, mutluluk verirken aradaki yaş farkları ve hayata ortak bakamayışlar ara sıra sorun yaratabiliyor. Bilhassa derler ya “bir insanı daha yakından tanıyabilmek için onunla seyahate çıkın” diye, işte biz on senelerdir aynı evde yaşayan aile fertleri birbirimizi çıktığımız tatillerde oldukca daha iyi tanır, oldukca daha iyi anlarız.

Hayatımızda ilk kez ailemizin dört üyesi bir arada yurtdışı seyahatine çıkacakken içimizde coşku ve kaygı duyguları bir arada yaşanıyordu. Havalimanına doğru adım attığımız ilk dakikalarda dahi meydana gelen minik atışmalar ile birbirimizde eleştirdiğimiz tutumlar tatilimizin gerilmiş anlarla bizi yoklayacağı izlenimini yaratmıştı.

Bayramların “dinlence anlayışı” olarak yerleştiği günümüzde aile büyüklerimizle birlikte olmak yerine çekirdek ailemizle Avusturya’nın başkenti Viyana’ya doğru yola çıkıyorduk. 7 gece 8 gün sürecek tatilimizde Macaristan, Avusturya, Slovakya, Çek Cumhuriyeti ve Almanya’yı ziyaret edecek, Avrupa’nın en sık uğranılan bölgeleri hakkında zihnimizde kurguladıklarımızı gözlerimizle görecek oluşumuz, bayramda geride bıraktıklarımızın yarattığı hissi dengelemeye yetiyordu kendince.

Macaristan Çek Avusturya 159

Ortalama üç saatlik yolculuğun peşinden Türklere en sıkı vize uygulamalarını gerçekleştiren Avusturya’ya indiğimizde hiçbir mesele yaşamadan gümrükten geçiyoruz. Bizi direkt Budapeşte’ye götürecek otobüsü beklerken Avusturya’yı gezme işini turun son olarak günlerine atıyoruz. Yollar oldukca fena. En azından Avrupa averajına uygun, filmlerde gördüğümüz otoyollardan arıyoruz. Macaristan’a yaklaştıkça şeritler daralıyor, kalite düşüyor. Gümrüksüz, Şengen rejimiyle kalkan sınırlardan geçmek keyif veriyor. Bizdeki kent tabelaları benzer biçimde karşımıza çıkan ülke adları acayip bir his yaratıyor. Eskiden kalma gümrük binaları ise hurda metal yığınları olarak terk edilmiş durumda. Her ülkenin girişindeki benzin istasyonları o ülkenin para birimine tercüme meydana getirecek döviz bürolarıyla dolmuş.

Hava kararmaya başladığı anda girdiğimiz Budapeşte aklımda canlandırdığım imgelerin hiçbiriyle uyum göstermezken; şu demir perde ülkeleri tanımına uyan cinsten hakkaten. Büyükşehirlerimizde bir döneme damgasını vurmuş İkarus marka belediye otobüsleri, eski ve en yeni modelleri ile Budapeşte caddelerinde dolanırken şehir sanat ve estetikle birlikte buram buram yoksulluk kokuyor. 4 yıldız demeye bin tanık isteyen otelimize girdiğimizde de Türkiye’ye övgüler yağdırmak geçiyor içimizden. Otelcilik ve hizmet anlamında daha oldukca yol almaları gerek.

Otele yerleştikten ve eşyalarımızı bıraktıktan sonrasında yatmadan önceki anları değerlendirebilmek amacıyla sokaklara atıyoruz kendimizi. Öncelikli hedefimizde bir döviz bürosu bularak mahalli paraya ulaşmak var. Macaristan Türkiye’ye ekonomik anlamda oldukca benziyor. AB ve NATO üyesi olan ülke Schengen Gümrük (Şengen) Birliği’ne de girdikten sonrasında kaldırdığı sınırlarıyla Avrupa’nın arka bahçesi olurken; ekonomik yönden Avrupa’nın en fena ekonomik yapılarından birine haiz. Enflasyon, işsizlik ve ekonomik göstergeler diplerde. Doğalgazı Türkiye ile beraber dünyada en pahalıya alan iki ülkeden biri Macaristan. Sovyetler Birliği ve komünist rejimin izleri her yerde en iyi şekilde korunmuş. Bu kapalılık etkisinden kurtulmaları için epey bir süre geçmesi gerekiyor görünene bakılırsa.

***

Avrupa Hun Devleti Hükümdarı Attila’nın yansımaları olan Attila adı Macaristan’da en oldukca kullanılan adlardan biri. Türkiye ile Macaristan’ın zamanı bağları sebebiyle Macar halkının
Türklere bakışı fazlasıyla pozitif. Geçtiğimiz günlerde (2 Şubat 2011) Macaristan Cumhurbaşkanı Pal Schmitt, İspanyol ABC isminde günlük gazeteye verdiği demeçte, ”Türkler tarafınca 150 yıl süresince yönetim edilmemizi talih olarak tanımlıyorum” demiş, bu sözler Türkiye ve Avrupa’da yankı bulmuştu. Türkler yardımıyla kendi dillerini ve dinlerini kaybetmediklerini düşünüyorlar. Ek olarak Macaristan en oldukca Türk gezgin ağırlayan Avrupa ülkelerinden olunca gelen paralı Türk gezgin bizlere olan saygılarını arttırmış iyice.

Osmanlı’nın Budin söylediği Buda ile Tuna Nehri’nin öteki kıyısındaki Peşte kentlerinin birleştirilerek Budapeşte ismiyle oluşturulan başkent, Macaristan’ın en mühim ve en büyük şehri. Bir rivayete bakılırsa Buda Attila’nın adam kardeşinin adı, Peşte ise Slavca’da ocak anlamına gelmekteymiş. Peşte’nin Peşte ve çevresindeki kireç ocaklarından bu adı aldığına dair bilgiler dolaşıyor.

Kentin en büyük bulvarlarından Büyük Bulvar eskiden Lenin Bulvarı iken komünist rejimin izlerinin silinmesi amacıyla yeni ismine kavuşturulmuş.

1 Euro’nun ortalama olarak 275 Macar Forint’ine eşit olduğu ülkede nerede ise her köşe başlangıcında komisyon almadan işlem icra eden döviz büroları var. Para bozdurma ve küçük alışverişlerimizin peşinden adım adım yaklaştığımız Elisabeth Köprüsü Tuna Nehri üstünde yer edinen 10 ihtişamlı köprünün kendine özgü özellikleri taşıyan en yenilerinden biri.

Avusturya İmparatoriçesi ve Macaristan Yoldaş Kraliçesi olan, Macarlar tarafınca oldukca fazla sevilen ve anılan Elisabeth Bavyera’nın adını taşıyan asma köprü 1903 senesinde tamamlandığında dünyanın en uzun asma köprüsü olarak tarihe geçmiş, Macaristan’ın II. Dünya Savaşı’nda bombalanması üstüne yıkılan köprü aslına uygun olarak yapılamayan tek Macar Tuna Köprüsü olarak da kayıtlarda içeriyor. Köprünün son olarak hali 1964 senesinde açılmış. Köprünün üstünden karşımızda yer edinen Parlamento binası ile Tuna Nehri’ne şöyleki bir bakış attıktan sonrasında, yiyecek yiyecek suretiyle bir bölgelere oturmaya gidiyoruz. Budapeşte’de ilk günümüz yürüyüş ve çevreyi tanımaya çalışmakla geçerken yeni bigün yepyeni seyahat noktalarına evsahipliği meydana getirecek…

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
cool
Cool
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Viyana Blog - Güncel Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!