Konsey’e üye ülkelerin liderlerini medeniyetlerin beşiği İstanbul’da konuk etmekten büyük bahtiyarlık duyduğunu dile getiren Erdoğan, “Aile Meclisimizin, Kadirli Doğanım Sayın Berdimuhammedov’un da gözlemci olarak iştirakiyle ikmalinden ayrı bir kıvanç duyuyorum.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: KKTC’yi aramızda görmeyi canıgönülden arzu ediyoruz
Zamanı kararlara imza atılacak zirvenin ülkeleri ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, dönem başkanlığının devralındığı Azerbaycan’ı, salgına karşın yürüttükleri başarıya ulaşmış emekler için kutlama etti. Erdoğan, bu sabah İstanbul’un zamanı yarımadasında, Konsey’in sekretaryasına tahsis ettikleri yeni binada üye ülke bayraklarının beraber göndere çekilmesinin mutluluğunu paylaştıklarını dile getirdi.
Zirvede birçok ilklere de şahitlik edileceğine vurgu icra eden Erdoğan, konuşmasını şöyleki sürdürdü:
“Kurumsallaşmasını geliştiren, bölgesinde ve ötesinde itibarını artıran Konseyimizin adını Türk Devletleri Teşkilatı olarak değiştiriyoruz. Doğal bu zamanı değişikliğin yalnız sözde kalmaması, fiiliyata da dönüşmesi gerekiyor. Gerek sekretaryanın yapısı ve emek harcama usulleri gerek siyasal, tutumsal ve toplumsal dayanışmamız aile meclisimizin teşkilat niteliğini yansıtmalıdır. Ülkelerimizi ve bölgemizi ilgilendiren meseleleri ve fırsatları istişare etmek için teşkilatımızdan daha çok faydalanmalıyız. Bu manada, Dışişleri Bakanlarımızın 27 Eylül’de Afganistan mevzusunda yaptıkları muhteşem toplantı bir ilki teşkil etmiştir. Türk Devletleri Teşkilatı olarak Gözlemci Üyemiz Macaristan’la beraber salgın karşısında verdiğimiz ortak savaşım de bir öteki başarı örneğidir. Bugün ek olarak kıymetli katkılarınızla hazırlanan Türk Dünyası 2040 Vizyon Belgesi’ni uygulamaya alacağız. Bu belge, ufkumuzun yalnız üye ülkelerle sınırı olan kalmadığını gösterecek, sulh, refah ve refahı tüm bölgemize yayma irademizin tezahürü olacaktır.”
“Ülkelerimiz arasındaki ticaretin önündeki tarife dışı tüm engelleri kaldırmalıyız”
Siyasal ve toplumsal dayanışmada olduğu benzer biçimde tutumsal ve ticari iş birliğini de ortaklaşa adımlarla çeşitlendirmek ve güçlendirmek durumunda olduklarını belirten Erdoğan, toplam tecim hacminin ortalama 21 milyar dolar düzeyinde seyrettiğini, bu rakamın, dünyanın geri kalanıyla olan toplam tecim hacminin yalnız gene ortalama yüzde 3’üne karşılık ettiğini söyledi.
“Dilde, fikirde, amelde birlik” anlayışıyla bu rakamın yüzde 10’lara taşınması icap ettiğini dile getiren Erdoğan, konuşmasını şöyleki sürdürdü:
“Hem ticaretimizi hem karşılıklı yatırımlarımızı hızlıca artırmalıyız. Ülkelerimiz arasındaki ticaretin önündeki tarife dışı tüm engelleri kaldırmalıyız. Bu maksatla Ticareti Kolaylaştırma Strateji Belgesi’nin imzalanmasına bilhassa ehemmiyet veriyorum. Sadece, kara, hava ve deniz yollarıyla birbirimize sımsıkı bir halde bağlanamazsak, istediğimiz neticeleri elde edemeyiz. Transit geçiş belgelerini artık gündemimizden çıkarmalı, gümrük mevzuat ve uygulamalarımızı uyumlaştırmalı, geçiş ücretlerini rekabetçi bir düzeye çekmeliyiz. Bu doğrultuda, Internasyonal Kombine Yük Taşımacılığı Anlaşması’nı bir an ilkin imzalamalıyız. Böylelikle, Hazar Geçişli Internasyonal Doğu-Batı Orta Koridor başta olmak suretiyle, aramızdaki tüm yolları bu coğrafyanın ana arterleri haline getirebiliriz. Azerbaycan-Nahçıvan bağlantısı da bu anlamda dirimsel kalite arz ediyor. Bölgenin transit ve lojistik merkez olma konumundan şüphesiz çoğumuz istifade edeceğiz. Malum, Sayın Binali Yıldırım’ı Aksakallar Konseyi’ne Türkiye’nin Aksakalı olarak atadık. Binali Bey’in, tecrübesi ve birikimiyle ulaştırma başta olmak suretiyle Konsey’in çalışmalarına her alanda kıymetli katkılar sağlayacağına inanıyorum. Üstlendiği bu mühim görevde kendisine başarılar temenni ediyorum.”
“Dijital dönüşüme liderlik etmeliyiz”
Zirvenin temasının “Yeşil Teknolojiler ve Dijital Çağda Akıllı Şehirler” bulunduğunu aktaran Erdoğan, çevre kirliliği ve iklim değişikliğiyle savaşım mevzularında, Türkiye olarak daima duyarlılık gösterdiklerini söylemiş oldu.
Paris İklim Anlaşması’nı onaylayıp yürürlüğe koyarak iklim değişikliğiyle savaşım ve uyum noktasında yeni bir devrin kapılarını açtıklarına değinen Erdoğan, şöyleki devam etti:
“Dönem başkanlığımız süresince bu küresel meselede fazlaca taraflı iş birliğinin geliştirilmesi için yoğun çaba harcayacağız. Bu adımlarımızı, bölgemizin dijital çağda çevreye en duyarlı şekilde inkişafı için uzun soluklu bir çabanın ilk adımı olarak nitelendiriyoruz. Önümüzdeki süreçte şehirlerimizi, yeni teknolojileri ve yenilikçi yaklaşımları kullanarak ‘akıllı şehirlere’ dönüştürmeliyiz. Akıllı kent çözümlerinin temelini veri odaklı stratejiler ve bu stratejilerin üretimi ileri düzeyli teknolojiler oluşturacaktır. Ulusal Suni Zeka Stratejimizi geliştirerek, bu doğrultuda bir üst aşamaya çıkacak adımı attık. Stratejimizi teşkilatımıza da teşmil ederek, ortaklaşa bir saydam ve katılımcı Suni Zeka Portalı’nın tesisi için çalışmaya başlamış olalım istiyoruz. Teşkilat olarak bu mevzularda ortak politikalar geliştirmeli ve dijital dönüşüme liderlik etmeliyiz. Bu doğrultuda, tüm paydaşlarla beraber ‘insan odaklı’ ortak stratejik planlar oluşturmalı, dijital dönüşümün yol haritasını belirlemeliyiz. Yeşil büyümeye yönelik ortak projelere beraber imza atmalıyız. Akıllı şehircilik alanında işgalden azat edilen Zengilan’da başlatılan atılım, Türkistan’ın kalkınması, Ahal’deki yoğun faaliyetler, Budapeşte’deki uygulamalar, Kırgızistan ve Özbekistan’daki emekler takdire şayandır.”
Organik afetlerle mücadelede iş birliği
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, karşı karşıya kalınan bir öteki hakikatin ise küresel ısınmanın da etkisiyle naturel afetlerin sayısının ve yıkıcı sonuçlarının katlanarak artması bulunduğunu vurgulayarak, “Bu vesileyle, yazları yaşadığımız büyük yangınların söndürülmesinde bizimle dayanışma gösteren tüm dost ülkelere teşekkür ediyorum. Organik afetlerle savaşım noktasında da iş birliğimizi geliştirmemiz gerekiyor. Türkiye olarak bu amaçla; arama, kurtarma ve naturel afetler sonrası rehabilitasyon mevzularında ortak hareket etmek suretiyle ‘Türk Devletleri Teşkilatı Sivil Koruma Mekanizması’ kurulmasını teklif ediyoruz.” diye konuştu.
Terör örgütleriyle ortak savaşım
Terör örgütleriyle ortak mücadelenin de gündemin mühim unsurlarından biri olması icap ettiğini belirten Erdoğan, “PKK-YPG, DEAŞ ve FETÖ benzer biçimde şer odakları başta olmak suretiyle, terörün her türlüsüyle mücadelemizi sürdürmeye kararlıyız. Bu mevzuda iş birliğimizi artırmalıyız. Ek olarak İslam ve yabancı düşmanlığı benzer biçimde çağımızın vebası olan yıkıcı akımlarla mücadelede beraber hareket etmeliyiz.” ifadesini kullandı.
“TEKNOFEST’i gelecek yıl Azerbaycan’da gerçekleştireceğiz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, teşkilatın internasyonal bir kurum olarak albeni merkezi haline dönüştüğünü memnuniyetle müşahede ettiklerinin altını çizerek, konuşmasını şöyleki tamamladı:
“Bu kapsamda teşkilatımızın gözlemcilik statüsü ve ortaklık kurma usullerine ilişkin kararları da bugün kabul edeceğiz. Aile resmimizin daha da zenginleşmesi için önümüzdeki dönemde Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni aramızda görmeyi canıgönülden arzu ediyoruz. Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türklerinin maruz bırakıldığı soyutlama ve ambargonun hafifletilmesinde kıymetli desteklerinize güveniyorum. Dönem Başkanlığımızda Dünya Göçebe Oyunlarının dördüncüsüne de ev sahipliği yapacağız. İkincisini mart ayında düzenleyeceğimiz Antalya Dış ilişkiler Forumu’na hepinizi bilhassa çağrı ediyorum. Dört senedir devletimizde başarıyla düzenlenen TEKNOFEST’i gelecek yıl Azerbaycan’da gerçekleştireceğiz. TEKNOFEST’in gelecek yıllarda öteki kardeş ülkelerde de düzenlenmesi yararlı olacaktır. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken, birliğimizin zamanı dönüm noktalarından önde gelen zirvemizin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Genel Yazman Bağdat Bey ve sekretarya başta olmak suretiyle alın teri döken her insana teşekkür ediyorum.”
Erdoğan, Aliyev’e “Türk Dünyası Ali Nişanı” takdim etti
Konuşmasının arkasından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Karabağ Zaferi dolayısıyla Türk Konseyi adına “Türk Dünyası Ali Nişanı”nı Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e takdim etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aliyev’e hitaben şunları söylemiş oldu:
“Sayın Cumhurbaşkanı, aziz kardeşim, muzaffer ali başkumandan İlham Aliyev. Kuvvetli liderliğinizde Karabağ’da ortalama 30 senelik devam eden işgale 44 gün benzer biçimde kısa bir sürede son verilmiştir. Bu yalnız Azerbaycanlı kardeşlerimiz için değil, Türk dünyası için büyük anlam taşımaktadır. Vatan muharebesi sonucunda senelerdir uygulanmayan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları hayata geçirilmiştir. Azerbaycan bu şekilde internasyonal kamuoyunun hafızasına hakkaniyet mesajını nakşetmiştir. Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü tekrardan sağlaması Türk dünyasının birliğini ve beraberliğini pekiştirmiştir. Karabağ’ın azatlığının sembolü olan har-ı bülbül Türk dünyası için zaferin müjdecisi olmuştur. Karabağ Zaferi, yalnız işgal altındaki toprakları azat etmemiş, hem de bölgemizde özlemini duyduğumuz kalıcı sulh, istikrar ve iş birliğine giden yolun da önünü açmıştır.”
İlham Aliyev’e Türk Dünyası Ali Nişanı’nı takdim etmekten duyduğu bahtiyarlığı dile getiren Erdoğan, azatlık yolunda şehadete erişen kahramanları dualarla ve minnetle yad etti.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev de Erdoğan’ın girişimiyle bu şekilde bir nişana layık görülmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi.
