Elektronik ticaretin büyümesiyle birlikte yükselişe geçen, pandemi ile birlikte kendi zirvesine ulaşan kargo sektöründe yükselen maliyetler, kargo şirketleri kadar göndericileri de zorluyor. Kargo gönderilerinde kalite -fiyat dengesinin sağlanabilmesi için yapılabilecekler ise firmalar tarafından yeterince bilinmiyor.
Kargo sektöründe geçirdiği 22 yıl boyunca gördüğü en büyük eksikliğin hizmet verenlerle hizmet alanların tedarikçi müşteri ilişkisini, stratejik iş ortağı seviyesine taşıyamaması olduğunu belirten Metin Kocael, bunun özellikle e-ticarette çok daha net bir şekilde görüldüğünü dile getiriyor. Kargo sektörü ve e-ticaret firmalarının birbirleri için ekmek gibi su gibi temel bir ihtiyaç olduğunu vurgulayan Kocael’e göre iyi bir anlaşma, ancak sistemin nasıl çalıştığını bilerek yapılabilir.
“Bu alanda da eğitim şart”
Kocael, tarafların birbirinin önceliklerini daha iyi anlaması gerektiğini belirtiyor. Maliyet baskısıyla kısa vadeli anlaşmaların yapılması her iki tarafa da zarar veriyor. Gönderici talebini daha doğru tarif edebilirse daha iyi fiyat almanın önü açılıyor. Bu sebeple kargo sektöründeki birikimini göndericilerle paylaşmaya karar veren Metin Kocael bu çeşit bir eğitimin herkese kazandıracağını belirtiyor. Kendi dağıtım ağını kurmak isteyen, kargo hizmeti alımı ihalesi düzenleyen ve kargo maliyetlerini düşürmek isteyen herkese verilecek ayrı bir vizyonun olduğunu belirten Kocael’e göre bu alanda da eğitim şart.
“Önce check-up yapıyor, sonra tedaviye başlıyoruz”
Bu alanda eğitim ve danışmanlık hizmetinin kapsamının ve süresinin, hizmeti alan firmaya göre değiştiğinin altını çizen Kocael, “Kargo hizmeti alanlara öncelikle bir kargo check-up’ı yapıyoruz. Bu check-up, yapılan sözleşmenin hukuki ve teknik olarak doğruluğunun kontrolü başta olmak üzere, alınan hizmetin yeterliliği, fiyatlamanın doğru olup olmadığının incelenmesi, maliyet avantajı sağlamak için yapılması gerekenlerin tespiti gibi birçok konuyu kapsıyor. Bu çalışma neticesinde firmaya kargo süreçleri ile ilgili kapsamlı bir rapor sunuyoruz.
O firma için bugün ve gelecekte kargo süreçleri ile ilgili bir rehber niteliği taşıyacak bu raporda, doğru yapılan işler, eksik yapılan işler ve geliştirilmesi gereken konular detaylı bir şekilde anlatılıyor. Bunlara ek olarak o firmanın kargo firmaları ile rutin ilişkilerinde rehber olacak yönlendirmeler yapıyoruz. Yani önce check-up yapıyor, sonra tedaviye başlıyoruz” diyor.
“Sektörde geçirdiğim 22 yıl içinde, bir kargo firmasının operasyonel süreçlerinden bütçe faaliyetlerine, insan kaynakları politikalarından yatırım planlarına kadar pek çok konuda belli bir birikim sağladım. Ancak yine de kargo hizmeti verenlere yönelik spesifik bir kapsam belirtmek çok güç” diyen Metin Kocael, bu sebeple her firmanın talebini ayrı bir inceleme konusu olarak ele almak gerektiğini söylüyor.
“Beklentimizin çok üzerinde fayda sağlıyoruz”
“Birlikte çalıştığımız firmalara ve kurumlara beklentinin çok üzerinde fayda sağladığımızı gördük” diyen Kocael, özellikle kargo hizmeti alan firmalarda yaklaşık yüzde 30 civarında bir maliyet avantajı sağladıklarının altını çiziyor. “Bununla birlikte çalıştıkları kargo firmalarının hizmet kalitesini çok daha doğru ölçümlemeye başladılar. Kargo firmalarını değerlendirdikleri kriterleri ciddi şekilde değiştirdiklerini söyleyebiliriz. En önemlisi de artık kargo firmalarının olaylara nasıl baktığını daha iyi anlıyor, onları eleştirdikleri bazı uygulamaların sebeplerini daha iyi biliyor ve onları anlıyorlar” diyen Metin Kocael, her iki taraf için de daha az sorunlu bir ilişkiye doğru yol aldıklarını belirtiyor.
