Her çiftin, neyin adil olduğuna dair kendi düşünceleri vardır. Ev işlerinden aile meselelerine kadar pek oldukça çift, ilişkide kimin ne yapacağının kararını verir. Çiftler genel anlamda “eşit” bir partnerliği tercih etseler de bu durum, çiftlere nazaran değişim gösterir.
Günümüzde çiftlerin ilişkileri genel anlamda iki kategoriden birine giriyor: Tamamlayıcı ya da bakışımlı. Her ikisinin ne anlama geldiğini ve birinin daha adil olup olmadığını bu yazıda öğrenebilirsiniz.
Tamamlayıcı ilişki nedir?
Tamamlayıcı bir birlikteliğin, tarihsel olarak bakıldığında çiftler için daha geleneksel bir ilişki olduğu söylenebilir. Tamamlayıcı bir ilişkide bir şahıs X işini yaparken diğeri de Y işini yapar. Partnerlerin her biri, beraber paylaştıkları hayatlarının değişik bir kısmından görevli olacak şekilde sorumlulukları paylaştırır.
Mesela, geleneksel bir ilişkide adam eve para getirmek ve parayı yönetmekle sorumluyken hanım ise yiyecek pişirme, temizlik ve çocuk bakımı ile ilgilenen bir ev hanımı olur.
Bakışımlı ilişki nedir?
Bakışımlı ilişkide, her iki partnerin de birbirini tamamlamak için bir şeyler yapmasının aksine yaşamın her alanında her iki tarafın da eşit çaba göstermesi vurgulanır ve buna ehemmiyet verilir.
Bu ilişkide, her iki şahıs de benzer rolleri üstlendikleri bir ilişkiye adım atar. Her iki partner de çalışır, çocuk yetiştirme ve ev işleri ile ilgilenme mevzusunda mutabık olur.
Günümüzde bakışımlı ilişkiler gittikçe daha popüler hale geliyor. Bilhassa de hanım eve ekmek getirmeye başladıkça ve ev işlerinin eşit şekilde bölünmemesi, hanım da partneri kadar çalmış olduğu halde kadının ev işlerini orantısız oranda üstlenmesi bu ilişki türünün daha popüler hale gelmesine niçin oluyor.
Biri, diğerinden daha mı iyi?
Birinin, diğerinden daha sıhhatli olduğu söylenemez. Her iki ilişki de diğerinden üstün değil. Başarıya ulaşmış ilişkiler, ilişkideki her iki taraf da tam bir düşünce birliği içinde olduğu sürece hem tamamlayıcı hem de bakışımlı ilişkilerden ortaya çıkabilir.
Çiftler, bu ilişkilerden birini yaşadıklarını düşündüklerinde ve gerçek daha değişik olduğunda ya da hangi ilişki türüne haiz olmak istedikleri mevzusunda anlaşamadıklarında problemler ortaya çıkıyor.
Pek oldukça “çağdaş” çift, her iki tarafın da işin çoğunu eşit olarak yapmış olduğu bakışımlı bir ilişki içinde olmayı arzuluyor. Bununla beraber koşullanmaya ve açık konuşma eksikliğine bağlı olarak genel anlamda kendilerini tamamlayıcı bir birlikteliğin içinde buluyorlar. Bu meydana ulaştığında ise kızgınlığa ve kafa karışıklığına yol açabiliyor. Aynı durum, aslına bakarsak tamamlayıcı ilişki istediklerini söyleyen fakat aslına bakarsak bir tarafın gerçekte bakışımlı ilişki istediği çiftler de görülür.
Görünmeyen emeğin bilincinde olmak
Görünüşte daha eşit bir ilişki (bakışımlı ilişki şeklinde) istediğini iddia eden insanoğlu içinde bile kadının, evin işlerinin büyük bir kısmıyla ilgilenilmiş olduğu görülüyor. Bilhassa de ev ve ilişkiyi devam ettirirken sarf edilen görünmeyen emek, kimi zaman zihinsel yük olarak isimlendiriliyor.
Zihinsel yük, kimin neyden görevli bulunduğunu denetim etmekten, görevlerin yerine getirilmesini sağlamak için bu tarz şeyleri denetlemekten, öteki kişinin paylaşılan görevleri yapmasını hatırlatmaktan ve her şeyi planlaması ihtiyaç duyulan şahıs olmaktan görevli olmayı ifade eder. Bu ise orantısız bir halde hanımefendilerin üzerine kalıyor ve sıhhat üstünde negatif tesirleri oluyor.
Tamamlayıcı ilişkilerde çiftler, potansiyel olarak zihinsel yükün dağıtımında adaleti bulabilirler (mesela, işin hepsini hanım yapar).
Bakışımlı ilişkilerde ise çiftler çoğu zaman ev işlerini ve çocuk bakımını eşit olarak böler. Sadece zihinsel yükü hesaba katmayı unuturlar. Şu sebeple genel anlamda kültürel olarak bu yükü kadının otomatikman üstleneceğini, adamların ise partnerlerinin onlar için yaptıkları görünmeyen işleri görmezden geleceklerini kabul ettik.
İşlerin çoğunlukla eşit olacağına dair bilgili bir antak kalma olsa da bu genel anlamda bu şekilde olmaz. Bayanların, zihinsel yük kaslarının körelmesine izin vermeye ve adamların ise bunu güçlendirmeye ihtiyacı var.
Netice Olarak
Ne bakışımlı ilişki ne de tamamlayıcı ilişki, doğası gereği diğerinden “daha iyi” değildir. İlişkide mühim olan hem sizin hem de partnerinizin, ilişkideki rolleriniz ve sorumluluklarınız mevzusunda aynı fikir olmanızdır. Bu yüzden ilişkilerdeki beklentiler hakkında açık olmak ve beklentilerin karşılanıp karşılanmadığını bilmek için çiftlerin birbirleriyle sıkça konuşmaları önemlidir.
Süre geçtikçe insanların ve ilişkilerin değiştiğini ve bunun düzgüsel bulunduğunu da ihmal etmeyin. Bir ilişki türünün daha iyi olduğuna inanarak ilişkiye başlayabilir sadece hemen sonra bunun yaşam tarzınızda geçerli olmadığını ya da değerlerinize uymadığını fark edebilirsiniz.
Ne tür bir ilişki içinde olduğunuzu ve ne tür bir ilişki istediğinizi bir kez belirledikten sonrasında olmak istediğiniz yere iyi mi gideceğinizi bulmak için partnerinizle konuşmaya başlayabilirsiniz.
www.aysetolga.com