İZMİR’in Seferihisar ilçesi açıklarında meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde 30 kişinin yaşamını kaybetmiş olduğu Emrah Apartmanı davasında tek tutuklu sanık fenni sorumlu Turgay Akkoçlu tahliye edildi. Tutuksuz sanık Hüseyin Alim Sert’in ise 26 Aralık’ta yaşamını kaybetmiş olduğu açıklandı.
Seferihisar ilçesi açıklarında 30 Ekim 2020’de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde yıkılan Bayraklı’daki Emrah Apartmanı’nda 30 şahıs yaşamını yitirdi, 8 şahıs yaralandı. Depremin arkasından başlatılan soruşturma kapsamında binanın müteahhidi Dirimsel Uzun, statik-betonarme proje müellifi ve fenni mesulü Turgay Akkoçlu ve sürveyanı Hüseyin Alim Sert gözaltına alındı. Akkoçlu tutuklanırken, Uzun ve Sert ise adli denetim şartıyla özgür bırakıldı. Soruşturmanın arkasından şüpheliler hakkında ‘bilgili taksirle birden fazla insanoğlunun ölümüne ve yaralanmasına niçin olma’ suçundan 20 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
‘Ev üzerime yıkıldı’
Sanıkların yargılanmasına bugün İzmir 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmaya tutuklu sanık Turgay Akkoçlu, tutuksuz sanık Dirimsel Uzun, müştekiler ve avukatlar katıldı. Hüseyin Alim Sert’in avukatı, 26 Aralık’ta müvekkilinin yaşamını kaybettiğini ve bundan dolayı davadan düşmesini talep etti. Duruşmada ilk olarak şikayetçilere söz verildi.
Depremde anası, babası ve kardeşini kaybeden Sibel Öztürk, gözyaşları içinde, “3 canını yitirmiş biriyim. Binada güçlendirme yapıldığını ailemden duymuştum. Suçlular, en ağır cezayı alana kadar mücadelemi vereceğim” dedi.
Şikayetlerden Ömer Taşkın ise, “Depremde babamı kaybettim. Binada çatlaklar vardı, onlar yapılmış oldu. Bunun yanı sıra güçlendirme de yapılmış oldu. Bundan her insanın haberi vardı. Sıva çatlakları yapılmış oldu. Şikayetçiyim” diye konuştu.
Enkazın altından 58 saat sonrasında çıkarılan İdil Şirin de şikayetçi bulunduğunu belirterek, “Ev üzerime yıkıldı. Tadilat var mı, yok mu bilmiyorum. Şikayetçiyim” dedi.
Duruşmada söz alan müştekilerden Mustafa Yiğit, Yusuf Yiğit ve Burak Yiğit de şikayetçi olduklarını söylemiş oldu.
‘Taşıyıcı elementlere zarar vermedik’
Şikayetçilerin arkasından tanıklar söz aldı. Binanın altındaki dükkanlardan birinde iş yeri olan Bora Özakça, “Dükkanımızda kendimiz boya, badana yaptık. Taşıyıcı elementlere zarar vermedik. 3 yıl ilkin bölgeleri seramik yaptık. Dükkanı ortadan alçıpan ile ikiye böldük. Doğramaları değiştirdik. 2005 yılındaki depremde bina oturmuştu ve bombe yapmıştı. Doğramaları da bu yüzden değiştirdik” dedi.
Emrah Apartmanı’nda kiracı olarak oturan Sedat Arslan ise, “2016 ocak ayında kiracı olarak taşındım. Bu tarihten sonrasında büyük tadilat yada güçlendirme bilgilerime göre olmadı. Ufak tadilatlar oluyordu. Dış cephenin boyanması haricinde bir tadilata tanık olmadım” diye konuştu.
‘Dava yanlış yere gidiyor’
Peşinden söz verilen tutuklu sanık Turgay Akkoçlu, “Ölenlere Tanrı’tan rahmet, yakınlarına sabır arzuluyorum. İstanbul Teknik Üniversitesi bilirkişi raporuna bakılırsa, projelerimiz aklanmış ve sorumluluğumuz ortadan kalkmıştır. Dava yanlış yere gidiyor. Tadilatları görmezden gelirsek, binanın yıkılışını doğru yorumlayamayız. Kolon kesilmesinin yanında epoksi ve güçlendirmeler yapılmıştır. Bu değerlendirmelerin umursanılmadığını söylemek isterim. Tamamlanmamış değerlendirme yapılmıştır. Beraatimi isterim” dedi.
‘Depremde ben de yakınlarımı yitirdi’
Mahkemede kendini korumak için çaba sarfeden binanın müteahhidi tutuksuz sanık Dirimsel Uzun, “Depremde ben de yakınlarımı kaybettim. Eğer yanlışım olsaydı, onları o binada oturtur muydum?” diye konuştu.
Mahkeme heyeti, cezaevinde kalmış olduğu süre ve sıhhat durumu göz önüne alınarak tutuklu sanık Turgay Akkoçlu’nun konutunu terk etmemek şartıyla tahliyesine karar verdi. Bu kararla beraber dosyada tutuklu sanık kalmadı.
Kurul, Emrah Apartmanı ile ilgili tüm bilgilerin istenmesine ve eksiklerin giderilmesine karar vererek duruşmayı 24 Mart 2022 geçmişine erteledi.
