Sulh ERKAYA
Bu hafta kripto para piyasasında yaşananları kimse Çin’in madenciliğe getireceği yasağa ya da ABD’de kripto paralara vergi anlamına gelebilecek raporlama düzenlemesine bağlamamalı. Kan gölüne dönen Bitcoin ve alt coin’lerde yaşananlar ne Çin’e ne de ABD’ye bağlıydı. Rahat bir piyasa oyunu. Üstelik de Peter Lycnh yada Waren Buff et’ın senelerce ilkin dikkat çekmiş olduğu en eski borsa oyunlarından bir tanesi: Hepimiz piyasanın yükseleceğine inanıyorsa sat, daha ucuza alacağın bir fırsat ortaya çıkacaktır. Dünya gazetesinin yeni dijital finans platformu Paramevzu. com’da aslen derinlemesine incelediğimiz bu mevzunun özeti: “Kripto para piyasasını birine anlatmak istiyorsanız geçen hafta yaşananları gösterin.”
2000’lerin borsası benzer biçimde
Bitcoin’in 100 bin dolara gideceğine her insanın inanılmış olduğu piyasada long pozisyon açanlar, doğrusu yükseliş bahsine kaldıraçla girenler son yaşanmış olan büyük dalgalanmanın ana sebebiydi. 1990’ların sonları, 2000’lerin ise başlarında o zamanki adıyla İMKB’de bu görüntüleri görmeye çokça alışığız aslen. Spekülatörlerin, hatta manipülatörlerin borsanın en büyük tahtalarında bile cirit attığı dönemlerdi o dönemler. İhtiyaç olan tek şey ise tahtayı etkileyebilecek sayıda hisseye fazlaca ucuz fiyattan haiz olan spekülatörlerdi. Hatta öyleki ki birçok kez şirketlerin sahiplerinin hisselerinin bu spekülasyonlarda kullanıldığına bile tanık olduk.
Kaldıraçlar balinalara yem oldu
Geçen hafta da kripto para piyasasında yaşananlar tam olarak bunlardı. O günkü spekülatörlerin bugünkü kripto para piyasasındaki karşılığı ise “balinalar”. Peki kimdir bu balinalar? En kolay tanımıyla Bitcoin’in ilk büyük yatırımcıları. 3-5 dolarlık fiyatlardan binlerce hatta onbinlerce Bitcoin’e haiz olup bugün milyarlarca dolarlık fonlara ulaşanlar. Bazıları Bitcoin’i çıkarmak hemen hemen bu kadar zor değilken büyük madencilik çalışmalarından biriktirenler, bazıları ise piyasadan ‘geleceğin finansı’ iddiasına inanarak bir hayale yatırım yapmış olanlar. Bu kadar ucuz maliyetleri olanların, bugün ellerindeki güçle bu piyasayla satranç tahtası benzer biçimde oynadıklarına tanık oluyoruz. Üstelik de bu piyasanın kurallarına da uyarak. Borsaların bir güvenlik mekanizması olarak getirmiş olduğu, ve oluşturulan kaldıraçlı pozisyonların tersi yönde belli bir oranda hareketi gördüğünde bu pozisyonları otomatikman kapattığı likidasyonu kullanarak. İster long doğrusu yükseliş yönünde pozisyon açılmış olsun, isterse short doğrusu düşüş yönünde, bu kapatılan kaldıraçlı pozisyonların hepsini birer balina yemi olarak düşünmek mümkün. Bundan dolayı kaybeden kaldıraççılar olurken kazananlar balinalar oluyor.
Bitcoin rallisi tehlikede mi?
Geçen hafta ilkin aşağı yönde büyük bir düşüş marjı yaratıp kaldıraçlı long pozisyonları bitiren balinalar, arkasından yukarı sert bir geri dönüşle bu kere short pozisyonları yerle bir etti. Ve arkasından tekrardan bir aşağı dalgalanmayla acaba “Bitcoin rallisi tehlikede mi” psikolojisini de piyasalara yerleştirdi. Uzun vadeciler elbet rahat. Fakat al-satçılar birbiri ardında ters pozisyonlarda kalmış olarak ciddi para yitirdi. Uzun lafın kısası, ister birikiminiz ufak olsun, isterse büyük, bu kadar riskli bir piyasada yatırım yapmak istiyorsanız geçen hafta yaşananlar gösterdi ki kaldıraç kullanmak devasa bir oltanın ağzına takılıp denize sarkıtılmış bir balina yemi olmaktan ayrımsız.
