Lezbiyen Sözcüğünün Mucidi Midilli Adası

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türkiye’nin Midilli olarak tanımış olduğu Yunanların Lesvos söylediği adanın başkenti Midilli şehrindeyiz. Kent hem de Şimal Ege adalarının da başkenti konumunda.

Mytilini (Midilli) tipik Türk izleriyle Türklerin {hiç de} uzak olamayacağı buram buram Ege kültürü kokan bir kent. Zeytiniyle, zeytinyağıyla, sabunuyla tipik bir Egeli. Aslına bakarsan Cenevizlerden Bizans’a, Bizans’tan Osmanlı’ya geçmiş olduğu zamanı koridorlardan almış olduğu izleri taşıyor üstünde.

Edremit Körfezi ile Ayvalık ve Dikili’ye olan yakın konumuyla eğer hava açıksa fazlaca rahat bir şekilde Türkiye görülebiliyor. Hem de Türk kıyılarını Yunanistan ile Türkiye içinde olan karasuları anlaşmazlığıyla kendi kaderine iten bir yakınlıkta Midilli. Ayvalık’tan fazlaca kısa bir süre sonrasında Yunan karasularına giriyor olmak adaların Türk denizciliğine, balıkçılığına olan tesirini gözler önüne seriyor.

Midilli'ye Giderken

Lezbiyen Kelimesinin Kökeni

Girit ve Eğriboz’dan sonrasında en büyük üçüncü Yunan Adası olan Lesvos, meşhur Yunan eşcinsel hanım ozan Sappho’ya ithafen kullanılan Lesvoslu’dan gelen “lezbiyen” sözcüğü ile tüm dünya literatürüne katkıda bulunmuş. Lesvoslu sözcüğü dönüşe dönüşe hemcinsinden hoşlanan hanım anlamına gelen lezbiyene (lesbian) dönüşmüş. Tüm dünya lezbiyenlerinin Lesvos’tan geldiği şeklinde esprili yaklaşımlar yapılıyormuş hala adada.

Afrodit kültü rahibesi olan Sappho açık yürekli, kimseden çekinmeyen başarıya ulaşmış lirik şiirleri ile seneler seneler öteye ulaşmış. Günümüze dek ulaşabilen 182 şiiri devrin toplumsal yaşantısından esintiler taşırken şairin doğduğu Eressos şehri Lesvos Adası’nın en fazlaca ziyaret edilen ve lezbiyenlerce de ilgi gören noktalarından biri haline gelmiş. Bilhassa yazları dünyanın birçok bölgesinden gelen lezbiyenler tıpkı gaylerin gittiği Mikonos şeklinde turizme katkıda bulunuyorlar. Ada halkı eşcinsellere karşı oldukça hoşgörülü ve samimi davranıyormuş.

Midilli Özgürlük Anıtı

Yunanların Yunan kahvesi olarak nitelendirdiği Yunan kahvemizi (tıpkı Türk kahvesi) içtikten sonrasında derhal limanın yanında yer edinen Özgürlük Anıtı ile gezimize başlıyoruz. Özgürlük Anıtı şu dünyanın tanıyıp milyonlarca turistin görmek için can attığı ABD versiyonuna oldukça benziyor.

Bir kadının elinde tuttuğu meşale ile yarattığı aydınlık adres olarak karşı kıyıdaki Dikili’yi gösteriyor. Londra Anlaşması ile adadaki egemenlik haklarını ellerine alan Yunanlar Türklerin Kurtuluş Savaşı ile Kıyı Ege’den kaçmak zorunda olan Rumlara kapılarını açmıştı. 1922 tarihinin altın harflerle kazındığı anıt Yunanların adaları almış olduğu tarih olarak oldukça mühim bir yere haiz. Aslına bakarsan Lozan Antlaşması ile kati olarak egemenlik Yunanlara geçmişti o tarihte.

Dikili’ye doğru Yunan tarihinin milliyetçi duygularıyla mesajlar taşıyan hanıma baktıktan sonrasında Eski Arkeoloji Müzesinin derhal önünden ağaçlar içinde yer edinen Midilli Kalesi’ne geliyoruz.

Midilli Kalesi

Midilli Kalesi (Kastro)

Midilli Kalesi 6.yüzyıldan günümüze birçok kavmin egemenliğine girerek fazlaca sayıda millet, tecim ve harp görmüş. Midilli’nin mühim tecim yolları üstünde bir dinlenme noktası olması, Ege Denizi’ne ve tecim yollarına haiz olmak isteyenlerin iştahını kabartmış. Bu yüzden Cenevizliler, Araplar ve türlü türlü korsanlarca onlarca defa yağmalanmış. Kale bu yağmalardan zarar görse de son olarak Osmanlı İmparatorluğu egemenliğinde elden geçirilmiş. Osmanlı’dan günümüze üstünde mühim bir değişim yapılmayan kale günümüzde içler acısı halde bakımsızlıktan dökülüyor.

Surların arasından geçen daracık delik deşik asfalt yolda sağlı sollu alkol tüketen gençler kümeleniyor. Hem de ormanlık alanlar piknik alanı olarak da değerlendiriliyor. Kaleye doğru olan tepeye hafifçe hafifçe tırmanırken kale surları arasındaki Türk izlerini gözlemleme şansına erişiyorum.

Midilli Türkiye Manzarası

Harap haldeki Türk Hamamı kaderine terk edilmiş ve tam yol kenarında kalmış. Osmanlı sonrası zamanında kale surları içinde inşa edilen birkaç zamanı ev de gene yıkılmak suretiyle. Midilli’nin ilk genelevi toplumsal yaşamdan uzak olması amacıyla kale surları içine inşa edilmiş. Oldukca aile yıkan, türlü dedikoduya sebep olan genelev virane görünümünden kurtulamamış maalesef.

Arkamızı surlara dönerek denize ve karşı kıyılara bakarken dikkatlice, derhal sol tarafımızda iki devasal baca ile karşılaşıyoruz. Bu bacalar adanın elektrik ihtiyacını karşılayan santrale ilişik. Kış aylarındaki elektrik yüklenmelerinde adanın birçok bölgesinde merkez hariç elektrik kesintileri yaşanıyormuş. Adanın en büyük problemi su ve elektrik kuşkusuz. Ek olarak benzin fiyatlarının ana karaya gore yüksek olması vatandaşın en büyük sıkıntılarından…

Yeni Cami ve Türk İzleri

Surlardan çıkıp derhal yanıbaşımızdaki Ermou Caddesi’ne geçiyoruz. Birkaç Türk izi ile tesadüfen karşılaşınca şaşırıyorum. Epano Skala (Yukarı İskele) bölgesindeki dönemin Aziziye Mahallesi’nde bulunan eski Osmanlı Çarşısı içindeki Yeni Cami devrin en yeni ve en görkemli İslam ibadethanesi olarak Midilli Nazırı Mustafa Kulaksız Ağa tarafınca 1825 senesinde yaptırılmış. Osmanlı-Bizans mimari biçim ve üslubuyla Yunan ustalara yaptırılan cami bahçesinde abdest almak için kullanılan şadırvan ve müftüye ilişik bir ev de bulunuyormuş. Sadece Yunanlar kendi kültürlerine haiz çıkamadıkları şeklinde bu esere de haiz çıkamamışlar.

Güzelim caminin minaresi tepesinden kesik bir şekilde her yeri dökülmüş vaziyette yaşam savaşı veriyor. Caminin girişinin yanında binaya yapışık olarak hizmet veren büfe ise evlere şenlik bir görüntü oluşturuyor. Türkiye’de de benzer zamanı binalar üstünde sonradan hortlayan yağmacıların benzeri büfe çağdışı görüntüsüyle sinir bozuyor resmen.

Midilli Yeni Cami
Midilli Yeni Cami

Küçük Şapel

Çadırlarda yaşayan yüzleri kapkara Arnavut mültecilerin kol gezdirilmiş olduğu sokaklarda hafifçe bir ürpertiyle kalenin olduğu tepeye geri dönüyoruz. Bu kez tepede kayaların altında yüzyıllardır varlığını korumuş olan şapele gireceğiz. Küçük, fazlaca dar girişiyle nefes dahi almayı engellemiş olan merdivenlerden indiğimiz şapel girişinin darlığından sonrasında muhteşem bir genişlikle karşılıyor bizi. Adeta bir sığınak işlevi gören şapel tertipli olarak temizlenip bakılıyor. İnananlar için konulmuş olan mumlar devamlı yanarken birbirinden kıymetli inanç objeleri sergileniyor şapelde.

Dünya adına iyi dilekler diledikten sonrasında şapelden çıkıp çiçeklerin açmış olduğu tepeden bir kez daha seyrediyoruz denizi ve Türkiye’yi…

Midilli Yunan Bayrağı

Giros Yemeye…

Karnımız acıktığından tadı damağımızda kalan giroslardan bir tane daha yiyecek suretiyle limanın yanıbaşındaki restorana geliyoruz.

Yunan adalarında Mc Donald’s ya da Burger King şeklinde küresel markalar yok. Bunun hususi bir engelle mi sağlandığı mevzusunda bilgim yok sadece Yunanlar bu mevzuda fazlaca duyarlı. Yunan ulusal markası Goody’s tüm fast food ürünleri ile neredeyse tüm adalarda konumlanmış.

Türk dönerinin Yunan coğrafyasındaki adı olan girosun en mühim farkı silindir biçiminde pita ekmeği içinde bolca malzemeli olması. Pita içine konulmuş olan tavuk, sığır ya da domuz dönerine isteğe gore patates, ketçap, mayonez, hardal, krema, sarımsak sosu, soğan, cacık şeklinde ilave soslar ekleniyor. Bu soslarla birleşen döner öyleki mükemmel bir tada bürünüyor ki bu şekilde bir tat keşke vatanımızda de olsa diyorum istekle…

Minik Midilli turumuzun sonunda tavla oynamak suretiyle fazlaca beğendiğimiz Central Kafe’ye oturuyoruz. Yunan Kahvesi eşliğinde oynadığımız tavlayı ilk kez oynayan Nicolas’a anlatmak benim için birazcık zor olsa da sonunda başarıyorum. Hoşçakal oyun oynuyoruz.

Midilli Benzin İstasyonu

Vergi Veren Fiş Kesen Millet

Kafelerdeki ödeme sistemi ise bir başka gariplik…

Kafeye oturup sipariş verdiğiniz andan kısa bir süre sonrasında masanızın üstüne kaç kişiyseniz içinde o denli tane şeker bulunan ufak cam bir kavanoz geliyor. Bu kavanoza her kim ne sipariş verdiyse ayrı ayrı kesilen yazarkasa fişleri getiriliyor. Hepimiz hesabını bilsin tarzında. Siz ilave bir şeyler isterseniz yeni bir yazarkasa fişi daha kesiliyor ve kavanozunuzun içine bırakılıyor. Son olarak ödeme esnasında hepimiz kavanozun içindeki fişlerini garsona gösterip ödeyeceği tutarı veriyor ve kafeden ayrılıyor.

Yunan devletinin vergi uygulamalarının fazlaca sıkı olması sebebiyle en ufak bir şey bile alsanız anında fiş kesmeleri gerekiyor. Adalarda özendiğim en mühim şeylerden biri de buydu aslen. Ülkesi için vergisini veren ve hainlik düşünmeyen bir millet yaratabilmek. Bu sadece sıkı denetimlerle ve birazcık da bilinçlenmeyle mümkün olabilir herhalde.

Sokak Hayvanları Her Yerde

Türkiye ile birlikte sokak hayvanı bulundurma anlamında Avrupa’da en üst iki sırada bulunan Yunanistan’ın sokakları köpek ve kedilerle dolu. Evsiz hayvanlara biz şeklinde haiz çıkanlar olduğundan hayvanlar belirli noktalarda kümelenmiş durumdalar.

Kent olarak ortalama 40 bin nüfusuyla ada genelindeki 13 belediyeden önde gelen Midilli adanın en gelişmiş ve en hareketli merkezi kuşkusuz. Buna karşın artan yaşlı nüfusu ve devamlı dışarıya verilen göçlerle kan kaybetmeye devam ediyor. Yunanistan’da süregelen ekonomik krizle birlikte Türk turistlere bel bağlayan öteki adalar şeklinde dipten kurtuluşun en büyük formülü daha fazlaca gezgin çekebilmek. Bu amaçla yeşil pasaportlara kaldırılan vizelerin düzgüsel pasaportlara da kaldırılması fazlaca daha iyi olabilir.

Uzo’nun Vatanı

Bölgedeki adaların en güzel suyuna haiz olan ve Yunanların ulusal içeceği (alkollü içecek-rakı gibi-) Uzo’nun ilk kere üretildiği yer olma unvanı ile övünen Midilli’den uzo almamak olmaz. Alkole uygulanan vergilerin yüksek olmamasıyla birlikte Türkiye ile karşılaştırıldığında oldukça düşük fiyatlarla Yunan Rakısı alabiliyoruz. Gene karşılaştığımız birçok Türk koli koli uzo alıp Türkiye’ye taşıyor.

Bitkinlik emareleri baş gösteriyor üzerimizde deniz kıyısına geçip oturuyoruz eve dönüş öncesi. Barbaros Hayrettin’in doğduğu adada bigün daha sona ererken hafifçe hafifçe esen rüzgarla dalıyorum Ege Denizi’ne…

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
cool
Cool
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Viyana Blog - Güncel Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!