
Crown Shy
New York restoranları listemize, Amerikan mutfağı sunan Crown Shy ile giriş yapmak istedik. Tabii ki Amerikan mutfağı derken, dünya mutfağının ortak bir temelde bir araya getirilmesinden bahsediyoruz. Financial District’te yer alan restoran, Art Deco bir yapı içerisinde oldukça şık bir atmosfere sahip. Şef James Kent ve restorancı Jeff Katz’in elinden çıkan mekanda, açık mutfak konseptiyle paylaşımlık tabaklar sunuluyor. Ayrıca mekan, kokteylleriyle de oldukça övülüyor.
Adres: 70 Pine St, Financial District, New York, 10005
Kochi
Şef Sungchul Shim’in yönettiği Kochi, ilhamını Kore Kraliyet Sarayı mutfağından alan özel yemekleriyle misafirlerini ağırlıyor. 2019 yılında açılmasına rağmen bir Michelin yıldızıyla ödüllendirilen restoran, çok büyük bir menüye sahip olmadığı için denemek istediğiniz çoğu şeyi sipariş edebilirsiniz.
Adres: 652 10th Ave, New York, 10036
Dhamaka
Dhamaka, Hint yemekleri dendiğinde New York’un ilk akla gelen restoranlarından biri. Şef Chintan Pandya ile restorancı Roni Mazumdar’ın iş birliğiyle açılan mekan, yerel Hint mutfağının en cesur örneklerini sunuyor. Menüsünde sakatat sevenlerin kesinlikle denemek isteyeceği lezzetler mevcut.
Adres: 119 Delancey Street, New York, 10002
Attaboy
Küçük ama daima dolu olan Attaboy’u bu kadar popüler yapan, Dünyanın En İyi 50 Restoranı listesine girmiş olması olabilir. Ross ve Michael Mcllroy tarafından 2012 yılında açılan mekan, Lower East Side’ın niş ama daha rahat bir havasına sahip. Restoranda yer bulmayı başarırsanız, elinizde bir menü bulmaktan ziyade kendinizi, çalışanlarla sevdiğiniz ve sevmediğiniz tatlar konusunda bir sohbete girmiş olarak bulacaksınız. Böylece gerçek anlamda kişisel bir deneyim yaşama şansınız olacak.
Adres: 134 Eldridge Street, Lower East Side, New York, 10002
Dear Irving
Manhattan’da iki şubesi bulunan Dear Irving, bir ‘speakeasy’. ABD’nin alkol yasağı döneminde gizlice açılan müzikli pub’lara ‘speakeasy’ deniyor. Ve Dear Irving, gerçek bir nostalji ziyafeti yaşayabileceğiniz bu mekanların modern yorumlarından biri. Yenilikçi menüsüyle dikkat çeken restoran, mevsimsel kokteylleri ve özellikle de imza kokteyli “Tried & True” ile övgü topluyor.
Adres: 55 Irving Place, Gramercy Park, New York, 10003
Gramercy Tavern
Manhattan’da 25 yıldır aynı noktada yer alan Gramecry Tavern, bölgenin demirbaşlarından biri. Şık çiftlik evi konseptine sahip dekoru, yükselen ahşap kirişleri ve göz dolduran çiçek aranjmanlarıyla tamamlanıyor. Şef Michael Anthony’nin yönettiği restoran, daha rahat kısım olan taverna odası ve resmi yemek odası olarak ayrılıyor. Resmi yemek odasında Anthony’nin şehirdeki en iyi peynircilerden toplayarak bir araya getirdiği mevsimlik tadım menülerini deneyebiliyorsunuz.
Adres: 42 East 20th Street, Flatiron District, New York, 10003
Jungsik
En sevilen şeflerden David Bouley’den eğitim almış olan Jung Sik Yim’in yönettiği Jungsik, çağdaş Kore lezzetlerinin oldukça ilginç yorumlarını masanıza getiriyor. Beyaz kaide benzeri heykeller üzerinde sunulan ‘fine dining’ yemeklerini, yenilikçi tadım menüsünü ve tabii ki deniz ürünleriyle bilinen Kore lezzetlerini bulabilirsiniz.
Adres: 2 Harrison Street, Tribeca, New York, 10013
Maialino
“Küçük domuz” anlamına gelen Maialino, tahmin edeceğiniz gibi domuz eti ve şarküteri konusunda yer edinmiş bir restoran. Ahşap kirişler ve kareli masa örtüleri, misafirlerini doğrudan Roma’daki salaş bir ‘trattoria’ya ışınlıyor. Domuz ağırlıklı bir menüye sahip olsa da ev yapımı makarnalar, biberiyeli patates ve mekanın kendisi kadar otantik İtalyan şarap seçkisi ile hemen herkesin memnun ayrılacağı bir restoran.
Adres: Gramercy Park Hotel, 2 Lexington Avenue, Gramercy Park, New York, 10010
PDT (Please Don’t Tell)
İsmi kadar gizemli PDT (Please Don’t Tell), listemizdeki bir diğer ‘speakeasy’. Restoranın girişi bile oldukça eğlenceli. St Mark’s Place’deki “Eat Me / Beni Ye” tabelasını görünce sosisli sandviççi Crif Dogs’a gidiyorsunuz, oradaki telefon kulübesinden ankesörlü telefonu kaldırıyorsunuz ve gizli bir kapı açılarak bu büyüleyici mekanı ortaya çıkarıyor. Yenilikçi atıştırmalıkları ve kokteylleriyle sevilen mekanı, Jim Meehan yönetiyor. Ve rezervasyon kesinlikle öneriliyor. Çünkü ismindeki “Lütfen Kimseye Söylemeyin” uyarısına rağmen oldukça popüler bir yer.
Adres: 113 St Marks Place, East Village, New York, 10009
Oxomoco
Michelin yıldızlı Oxomoco’nun ana odak noktası odun ateşinde pişirilen yemekler. Balıklı, kuzulu veya pancar ‘chorizo’lu taco’larıyla özellikle övgü toplayan mekan, yemeğin burada kesinlikle ciddiye alındığını hissettiriyor. Keyifli atmosferi de ekstra bir artı olarak zihninize kaydoluyor. Ayrıca kokteyl listesindeki frozen’ların, bu çaptaki çoğu restoranın bile başaramayacağı kadar lezzetli olduğu söyleniyor.
Adres: 128 Greenpoint Ave, New York, 11222
Cadence
Şef Shenari Freeman tarafından yönetilen Cadence, vegan yemekleriyle göz alan bir restoran. New York, tabii ki her dünya mutfağından olduğu gibi her beslenme tercihine yönelik de oldukça fazla ve birinci sınıf seçeneğe sahip. Çam fıstığı ricotta, ıspanak ve kırmızı şaraplı ‘beyond meat’ten yapılmış bolonezli ve kızartılmış lazanya gibi ne vegan olduğuna ne de lezzetine inanamayacağınız seçenekler sunuluyor.
Adres: 111 East 7th Street, New York, 10009
Rangoon
2015 yılında Şef Myo Moe tarafından Birmanya mutfağı pop-up’ı olarak hayatına başlayan Rangoon, 2020’de gerçek ve yerleşik bir restorana dönüştü. Güneydoğu Asya mutfağının, dünyanın geri kalanında olduğu gibi New York’ta da çok fazla temsili yok. Ancak Moe’nun leziz menüsü buna oldukça başarılı bir istisna yaratıyor. Mekanın aydınlık ve şık atmosferi, yeme deneyimini çok daha iyi hissettiren bir noktaya taşıyor. Limonlu balıklı şehriye çorbası ile demirhindi ve balkabaklı yahnisi, özellikle tavsiye edilen yemeklerden.
Adres: 500 Prospect Pl, Brooklyn, 11238
Raoul’s
Soho’daki Raoul’s, oldukça popüler bir Fransız restoranı. Loş ve romantik atmosferi ortama mı, yoksa yemeklere mi daha hızlı aşık olacağınız konusunda sizi şaşırtabilir. Bifteğinin fazlasıyla övüldüğü menüsünde istiridye ve tartar, kaz ciğeri ve kızarmış tavuk gibi sevilen seçenekler de bulunuyor. Tabii ki bir Fransız restoranından bekleyeceğiniz gibi şarapları konusunda da oldukça özenli bir seçkiye sahip.
Adres: 180 Prince St, New York, 10012
The Pool Lounge
İsminden de anlaşılabileceği gibi The Pool Lounge’da en büyük ilham havuzdan geliyor. 75 kişilik küçük mekan, yer bulmayı başarırsanız asla pişman olmayacağınız bir atmosfere sahip. 1950’lerden kalma orijinal modernist tasarımına sadık bir dizayna sahip olan mekan, gerçekten oldukça şık. Üstelik kokteyller bile havuz temasından ilham alıyor.
Adres: 99 East 52nd Street, Midtown Manhattan, New York, 10022
Sunday in Brooklyn
İsmiyle, Pazar kahvaltısı sunan bir kafe veya bir ‘brunch’ mekanı izlenimi verse de Sunday in Brooklyn, “Sex and the City”nin bir bölümüne çok yakıştırabileceğiniz kadar nezih bir restoran. Todd Enany, Adam Landsman ve Şef Jaime Young imzalı bu üç katlı mekan, parke zeminleri, odun ateşi ve gelişen bitki kolonisi ile parlak bir derginin sayfalarından çıkmış gibi görünüyor. Asya esintili salataların yanı sıra tereyağlı fasulyeden ızgara kalamara uzanan oldukça bizim kültürümüze uygun bir menüye sahip.
Adres: 348 Wythe Avenue, Williamsburg, New York, 11249

Londra’nın En İyi Restoranları

Dünyanın En İyi Restoranları (50 Ödüllü Restoran)

Vegan Restoranlar: İstanbul’daki En İyi 11 Restoran

İstanbul’un En İyi Suşi Restoranları
