Haber albümü için resme tıklayın
Görev değişikliğinden önce Konak kafede bir araya gelen Türk Diyanet Vakıf- Sen üyeleri emekli olan Başta İl Temsilcisi Ahmet Cansız ve diğer arkadaşlarına vefa örneği göstererek veda programı düzenlediler. Programa; Türk Diyanet Vakıf Sen Genel Başkan Yardımcısı Hilmi Şanlı, Türkiye Kamu-Sen İl Başkanı Veli Şahan, Türk Sağlık-Sen Bilecik Şube Başkanı Ozan Genç, Türk Ulaşım Sen Bilecik İl Temsilcisi Mehmet Bozbay, Ali Osman Enli ve Erkan Çınar, Türk Eğitim Sen Bilecik Şube Başkan Yardımcıları, Türk Büro-Sen Bilecik İl Temsilcisi Cüneyt Taşkesen, Türk Büro-Sen Bilecik Şube Başkan yardımcısı Serkan Güçlü, Türk Diyanet Vakıf Sen Eskişehir Şube Başkanı Hüseyin Poyraz ve yönetimi ile birlikte Bursa Şube Başkanı Eyüp Bulut katıldı.
Programda; Türk Diyanet Vakıf- Sen İl Temsilcisi Ahmet Cansız, Eskişehir Şube Başkanı Hüseyin Poyraz ve Türkiye Kamu- Sen Bilecik İl Temsilcisi Veli Şahan selamlama ve teşekkür konuşmaları yaptılar. Düzenlenen programda Türk Diyanet Vakıf- Sen Genel Başkan Yardımcısı Hilmi Şanlı’ da bir konuşma yaptı.
Hilmi Şanlı’dan açılış konuşması
Şanlı konuşmasında şöyle dedi;
Ne mutlu bizlere ki, kaynağımız sağlam, kaynaşmamız engin, kökümüz derin, tarihimiz devasa, sendikamız büyüktür ve adı da Türkiye Kamu- Sen’ dir. Gönlü vatan ve bayrak sevgisiyle yanıp kavrulan millet sevdalılarını hürmetle selamlıyorum. Yüreği kutlu ceddimizin hatıra ve hayranlığıyla dolup taşan aziz dava arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Bilecik denilince aklımıza Söğüt gelir. Söğüt sıradan bir yurt köşesi, ilçelerden bir ilçenin adı değildir. Söğüt Türk milletinin ağırlık ve hareket merkezi, cihanşümul ruhunun, fütuhat şuurunun, gaza duygusunun kader ve kavrama mahrecidir. Tarihimizin nabzı burada atmaktadır. Milli ülkülerimizin yüksek ahlakı beşeriyetin vicdanına, coğrafyaların kalbine buradan ulaşılmıştır.
“Yiğit düştüğü yerden kalkar”
Değerli dava arkadaşlarım, Türk Diyanet Vakıf- Sen ve Türkiye Kamu- Sen 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendika Kanununun 2001 yılında yürürlüğe girmesiyle beraber Türk memurunun teveccühüne mazhariyet olan konfederasyonumuz, ilk olarak 2005 yılında Türk Diyanet Vakıf- Sen’de yetkiyi kaybetmiş ve 2009 yılında da diğer sendikalarımızda yetkiler el değiştirmiştir. Bugün Bilecik’te Söğüt ruhunun yeniden tutuştuğunu görüyoruz. Bilecik Genelinde yetkili Sendikanın 3100 bizim sendikalarımızın ise toplamda 3000 üyesinin olduğunu görüyoruz. İnanıyor ve ümit ediyorum ki, 2024 yılı Mayıs ayı’nda Türkiye Kamu- Sen Bilecik’te yetkili konfederasyonu gerilerde bırakarak yetkiyi alacak ve yiğit insanların Sendikası Bilecik’te ayağa kalkacaktır.
Memur Sen’in yaptığı toplu sözleşmeler tam bir tiyatrodur!
Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak, hak arama anlayışımızın ruhunu, milli-manevi değerlerimizden, mücadele azmimizi şanlı tarihimizden, gücümüzü de bugün her şeye rağmen 600 binlere yaklaşan değerli Türkiye Kamu- Sen üyelerinden alıyoruz. Yarım milyonu geçen Türkiye Kamu-Sen gibi büyük bir kitlenin aile sıcaklığı içinde bütünleştiği bu yuvada, ortak amaç ve sevginin ortaya çıkardığı sinerji ile memurlarımızın hak ve menfaatlerinin korunup geliştirilmesi için faaliyetlerimizi yürütüyoruz.Yüzde yüz milli, yüzde yüz yerli olarak tanımladığımız vatansever özelliği öne çıkmış, “Türkiye Sevdalısı” sıfatını benimsemiş, dünya görüşü ne olursa olsun, Hak ve hakikat yoluna gönül vermiş tüm kamu çalışanlarının gönül sıcaklığındaki yuvası olmaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“Sendikacılık cesaret ve samimiyet işidir!”
Vefası olmayan, şefkati olmayan, düşüncesi olmayan, samimiyeti olmayanın, gayesi olmayan, cesareti olmayan, vicdanı olmayan, güzel ahlakı olmayan, basireti olmayan, edebi olmayan ve nihayet Türk Devletine ve Türk Milletine aşkı olmayanın Türk milletine ve Türk memuruna hizmet etmesini beklememek gerekir.
2024 ve 2025 yılları toplu sözleşme tam bir fiyasko! Tiyatro sona erdi!
Toplu sözleşme hakkında da değerlendirmelerde bulunan Hilmi Şanlı, “Memur toplu sözleşme süreci sona erdi. Hakem kurulu da hükümetin önerdiği; 2024 için 15+10, 2025 için 6+5 maaş artış oranlarını kabul ederek kesin kararını verdi. Bu karara karşı yargı yolu da kapalı. Böylece her iki taraf da topu taca atarak sorumluluktan kurtulmuş oldu. Yetkili görünen sendikaların göstermelik mücadelesi yine bilindik şekilde sonlanmış, oyunlarının perdesi kapanmıştır. Şimdi etkili sendikaların söz söyleme zamanıdır. Bu da Türkiye Kamu-Sen ve bağlı sendikalarımızdır. Türkiye Kamu-Sen olarak memurların haklarını alma konusunda geçmişte başardıklarımız rakamlarla ortadadır. Kamu görevlilerine çağrımız bir dahaki dönemde Türkiye Kamu-Sen’i yetkili konfederasyon olarak masaya oturtması ve iş bilmezlere gerekli cevabı vermelidir.
Daha sonra emekli olan 12 üyeye plaket takdim edilerek, Türk Diyanet Vakıf- Sen ve Türkiye Kamu- Sen’in her zaman kapılarının sonuna açık olduğu ifade edilerek, emeklilik hayatlarında sağlık ve huzur içinde hayat sürmeleri için dua edildi.
