Haber albümü için resme tıklayın
Marmara Depremi’nin yıl dönümünde farkındalık çalışması yapan Türk Kızılay afet uzmanları, ev ziyaretleri yaparak ailelere, evde bulunan büyük eşyaları her yerde bulunabilecek aparatlarla nasıl sabitleyeceklerine yönelik örnekler gösterdi. Deprem riski taşıyan yerlerde eşyaların duvara sabitlenmesi uygulamasına dikkat çekerek ailelere deprem anında eşyaların devrilmesi sonucu zarar görülebileceği konusunda bilgi aktaran Kızılay afet uzmanları, bir deprem sırasında yapısal olmayan elemanların insanlar için risk oluşturabileceğini belirtti.
Eşyalar doğru sabitlenmeli
Ev ve iş yerlerinde bulunan gardırop, kitaplık, buzdolabı, aydınlatma, pencere, ofis makinesi, mobilya, raflarda saklanan veya duvara asılı olan tüm eşyaların yapısal olmayan elemanlar olarak nitelendirildiğini anlatan afet uzmanları, eşyaların doğru malzemeyle ve doğru şekilde sabitlenmesinin yaşanabilecek bir deprem sarsıntısı sırasında insanların eşyalardan zarar görmesini engelleyeceğini vurguladı.
Alınabilecek önlemler
“Eşyalarım Bana Tehlike Değil” projesi ile muhtemel bir deprem sarsıntısı sırasında insanların evlerindeki eşyalardan zarar görmemesi ve yapısal olmayan tehlikelerin azaltılması hedefleniyor.
Yapısal olmayan tehlikelere karış alınabilecek bazı önlemler ise şöyle:
“Devrilme ihtimali bulunan büyük boyutlardaki kitaplık, vitrin, vestiyer, gardırop ve TV ünitesi gibi mobilyaları mümkünse önce birbirlerine daha sonra duvara sabitleyin. Kullanılan ısıtıcılar ve fırın gibi yangın çıkarma ihtimali yüksek olan eşyaları sabitleme araçları ile sabitleyin. Evinizin tavanına astığınız eşyaları ağırlıklarını taşıyacak kadar dayanıklı olan kancalar ile tavana monte ettiğinizden de emin olun. İçerisinde ağır eşya, kırılacak malzeme, tencere gibi eşyaların bulunduğu dolapların kapakları mekanik kilitler ile daha güvenli hale getirilebilir. Yatak odalarındaki ağır eşyaların ve mobilyaların konumunun yataktan uzak durmasına özen gösterin. Raflara yerleştirilen eşyaların kaymasını önlemek adına yüzey tutucu malzemeler kullanın.”
