Viyana Şehri Sosyal Yapısı Ve Göçmenler

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Viyana Şehri Sosyal Yapısı Ve Göçmenler

Avusturya’nın başkenti Viyana’nın, toplumsal karışımı ile gurur duyulmuştur. Fakat zenginler ile fakirler, yerli ve yabancı halklar arasındaki uçurumlar çok daha derinleşti.
Avusturya’nın Başkenti ve Avrupa’nın en önemli şehirlerinden birisi Viyana! Şehrin çok kapsamlı önemi, bu şehrin yönetiminin de devamlı mercek altında olmasını sağlamakta. Şehrin belediye yönetimi denilince, akla Avusturya Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) ve SPÖ’lü Belediye Başkanı Michael Häupl geliyor.

Her zaman şehrin toplumsal karışımı ile Viyana SPÖ partisi gurur duymuştur.Fakat zenginler ile fakirler, yerli ve yabancı halklar arasındaki uçurumlar çok daha derinleşti.Michael Häupl’ın ardından gelecek kişi bu gelişmeyi durdurmak istiyorsa yapması gereken çok şeyler var.Ocak ortasında “Heute” adlı ücretsiz gazetede, iki adayın Michael Ludwig ve Andreas Schieder ile birlikte kısa cümlelerle veya kelime fragmanları ile karşılıklı yapılan kelime oyunun sonuçlarını yayınladı. Her ikisine de, özellikle Viyana’da sevdikleri üç şey soruldu. Yanıt Ludwig: sosyal uyum, dayanışma, rahatlık. Yanıt Schieder: yaşam kalitesi, toplu taşıma, sosyal uyum.

Toplumsal konutların inşasında kentsel alandaki dağılımına SPÖ partisi 1920’li yıllardan bu yana dikkat etmiştir.

Bu nedenle, örneğin, Karl-Marx-Hof konutların Döbling bölgesindeki villaların bulunduğu bölgelerinin hemen yakınında inşa edilmiştir.

Uzun vadede bu kavramın işe yaradığı görünüyordu.Fakat bu toplumsal dağılım mitosu artık giderek kavramını yitirmekteydi.

Kentsel gelişim, soylulaştırma ve toplumsal eşitsizlik konularında odaklanan Teknik Üniversitesi asistanı Justin Kadi ‘’Viyana’da son yıllarda durum kötüleşti “.

“Politikacılar hala karışık şehir fikrini savunsa da  ancak eskisi gibi bu işe yaramıyor. “dedi.

Justin Kadi temel neden olarak konut piyasasını öne sürmekte ancak en büyük nedenin son yıllarda oluşan güçlü göç olgusu olduğunu düşünüyor.

2010 yılından bu yana insan sayısı 200.000 kişi artmış bulunmaktadır  ve bu sayının içinde diğer kültürlerden sosyal zayıf olanlar kısımlarda dahil olmak üzere.

Doğum oranlarını bakılınca aynı dönemde Avusturyalı insan azalıp yüzde 30’un altına inmiştir.Eğer bu gelişimi durdurmak veya geriye gitmesini sağlamak isterse yeni Viyana belediye başkanı işte o zaman önünde çok uzun ve  zorlu bir dönem olacaktır.

VIYANADA EĞİTİM

Bir çocuğun nerde okuma yazmayı öğrendiği çok fark ediyor!

Yeni Eğitim Bakanı Heinz Fassmann iyi bir başlangıç yapmıştı. Dilde yeterince güçlü olmayan çocuklar için Alman sınıfları konsepti bile SPÖ’den iyi not aldı.

Viyana Belediye Meclisi Üyesi Jürgen Czernohorszky, yüzlerce yeni okul öncesi sınıfların nasıl oluştuğunu bilmek istedi.

Son zamanlarda neredeyse 16.000 olağanüstü öğrenci olup – Almanca dil yetersizliğinden dolayı derecelendirilmemişlerdi.  Güçlü göçün etkisi eğitim sisteminde belirgin olduğu kadar başka hiçbir yerde bariz görülmemiştir.

Viyana’daki öğrencilerin yarısı, Almancadan farklı bir anadiline sahiptir. İlkokullarda neredeyse yüzde 62, yeni orta okullarda ise yüzde 75’ten fazladır; sadece yüzde 40 daha düşük oranda Liselerde görülmektedir.

Elbette, bazı okullarda, bu çocuklar dersi kolaylıkla takip edebiliyor – başka okullarda ise güçlük çekmektedirler. Favoriten’de bir yeni ortaokul öğretmeni, “Ortaokuldan çok daha ilkokuldayız” diyor. Viyana ÖVP meclisi üyesi Sabine Schwarz, ‘’Viyana’nın sosyal statüsü daha yüksek olan Josefstadr bölgesinde bir okulda çok daha akıcı bir Almanca’nın konuşulduğunu tahmin ediyor.

Eğitim, sosyal statünün yükselmenin anahtarı ise, ekonomik düzeyi daha düşük ailelerden gelen çocuklar daha dikkate alınması gerekmiyor mu?

Ve ailelerinin bu duruma olan müdahaleleri “durumu düzeltme” çabaları çocukların geleceklerine bağlı olmamalıdır.

“Ben kendi tanıdıklarımın bulunduğu çevrede bazı ebeveynlerin çocuğunu büyükannelerinin oturduğu yere ikametlerini aldıklarını biliyorum, böylece daha iyi bir ilkokulda başka bir bölgede gidebilmelerini sağlıyorlar” dedi.

“Viyana eğitim sisteminde iki kalite düzeyi”

Fotoğrafçı Moritz Schell aslında çocuklarını 2. bölgedeki normal bir devlet okuluna göndermek istedi. Bir anaokulunda yaşanan kötü deneyimlerden ve sınıfın sadece iki Avusturyalı katılımından dolayı çocuklarından birini 1. Bölgede katolik anaokuluna ve diğerini de ve 8. bölge (Josefstadt) ‘da bir özel okula yerleştirmeye karar verdi. “Viyana eğitim sisteminde zaten iki kalite düzeyi var. ”

“Çocuklarımın geleceğini naif bir idealizmden dolayı tehlikeye atmak, bizim için söz konusu bile olmaz‘ dedi.

SPÖ Belediye Meclisi Üyesi Jürgen Czernohorszky birçok yerde sorunlar olduğunu inkar etmiyor. “Fakat diğer Metropollerle kıyasladığımızda aslında çok daha iyi durumdayız diye düşünüyor. Tüm çabaların amacı sosyal dengeyi sağlamak olmalıdır.

Viyanada Yaşam

Neden 15. bölgede 10 vatandaştan 6’sının oy kullanmasına izin verilir?

Viyana belediyesinin imparatorluğu, yaklaşık 500.000 kişiyi 2.000 binada bulunan 220.000 daireye yerleştirebilmesini içeriyor. Dünyadaki başka hiçbir şehir bu kadar çok insanı devlete ait binalarda barındırabilir?

Bu imparatorluk uzun süre kira bedellerini uygun tutmayı başarmıştır. Fakat en son belediye binası inşa edildiği tarih  2004 yılındaydı.

Dolayısıyla giderek  özel konut piyasası bu dağılımı devralır. Para sahibi insanlar merkezi bölgelerin mahallelerinde yaşarken, geri kalanlar ise Simmering’in, Ottakring, Meidling, Rudolfsheim ve Brigittenau’daki bölgelerde paylaştırılmaktadır.

Şehre yeni gelen ve maddi açıdan fazla olanağı olmayan kişiler baştan dezavantaja düşmektedir. Yeni kira bedelleri eskilere göre çok daha elverişsizdir. Belediye ait bir daire kiralamak istediğinde en az iki yıl Viyana´da ikameti olması gerekmektedir.

Özellikle yurtdışından gelen göçmenler, kendi vatandaşlarının yaşadığı bölgelerde yaşamayı tercih ediyor. TU araştırmacısı Justin Kadi 2007 ila 2012 yılları arasında hangi yabancı ülkeden gelen göçmenleri ağırlıklı olarak hangi bölgelere yerleştiklerini inceledi.

Sonuçlardan biri: Türkler, Makedonlar, Bulgarlar ve Boşnaklar orantısız bir şekilde Favoriten bölgesine yerleşmeyi tercih etmiştir – dairelerin uygun olması yanı sıra kendi ülkelerinden gelen vatandaşlarının birçoğunun bu bölgede yaşamaları tercihlerini etkilemiştir.  Uzman, bu yerleşim tercihlerinin dezavantaj olmak zorunda olmadığını ve entegrasyonu kolaylaştırabileceğini öne sürmüştür.

Özellikle yabancıların yüksek oranda yerleşmiş olduğu Rudolfsheim-Fünfhaus bölgesi Avusturya vatandaşlığı olmayan insan sayısının çok olması nedeniyle belediye yaklaşık yüzde 40 oranda seçime katılıp oy verme durumundan muaf kalmaktadır.

Viyanada İş piyasası

Kötü işler yabancılara aittir

Asgari sigorta yardım parası alanların % 50’si ve işsizlerin% 43’ü göçmendir. Yabancı kökenli Avusturyalı olanlar da sayılırsa  bu orantı neredeyse üçte ikiye yükselir.

İş bulma piyasası servisi (AMS) çalışanlara bakıldığında 1,500 AMS danışmanının yalnızca yüzde 10’nu  yabancı kökenlidir. Bunun önemli bir kısmı ise iyi eğitim görmüş Doğu Avrupalılardan oluşmaktadır.

Düzgün olarak nitelendirilen işlerin yüzde 60’ı, yabancı kökeni olmayan Avusturyalılar tarafından işgal edilmiştir. On yıldır çok dilli göçmenleri işe almaya hedef alan Emniyet idaresinde bile, göçmenlerin oranı hala AMS’nin çok altındadır.

Her iki durumda da, dil yetersizliği büyük bir engel oluşturmaktadır. “Göçmenler bizim alanda çalışabilmek için kapılarımıza dayanmıyorlar’’ muhtemelen bu tür kurumlara karşı güvençleri olmadığından bu tutumlarını korumaktadırlar.

Viyanada Güvenlik

Genç erkeklerden kimler korkuyor?

Viyana’nın 1. bölgesinin sakinleri ortalama olarak ekonomik düzeylerinin yüksek olmakla, daha iyi eğitim ve daha güzel dairelere sahip olmakla birlikte daha tehlikeli yaşamaktadırlar.

2016’da – nüfusa orantılı olarak bu bölgede kayda geçen ceza davaları Viyana’nın başka hiç bir yerinde görülmemiştir. Buna rağmen  Stephansplatz’da geceleri yürümekten kimse pek korkmuyor.

Simmeringer Hauptstrasse de belli bir saatten sonra yalnız gezmek ise büyük cesaret gerektirir.

Buna sübjektif güvenlik duygusu denir.

Aslında korkmak için doğru neden yoktur. Viyana polis şefi Gerhard Pürstl  2017 yılı için suç istatistiklerinde önemli bir düşüş olacağına dair söz verdi.

Suç işleme eğilimleri azalma gösterirken, yabancı sanıkların oranı da artma görülmektedir. Michael Lepuschitz, “Yerlilerin yaş olarak göçmenlerden daha büyük olmaları kesinlikle somut nedenlerden biridir’’ diyor.

Yerlileri rahatsız etmek için kötü bir şey olması gerekmiyor. Grup halinde sokakta dolaşan bir erkek topluluğu rahatsız hissetmeleri için yeterlidir. Emniyette çalışanların etnik açıdan renkli olması da kesinlikle yararlı olacaktır. Her ne kadar bu konuda reklam yapılmış olsa da, göçmen kökenli memurların oranı çok yavaş yükseliyor. Ulusal Polis Müdürlüğü’nden Manfred Reinthaler, “Polis öğrencileri arasında yüzde yedi ila sekiz göçmen kökenli var” diyor. Bununla birlikte, 7,500 aktif devlet memuru arasında sadece yüzde iki oranında.

Viyanada Sağlık

Beklemek istemeyen ödemek zorundadır

İlk yardım servisi, 16. bölgedeki Wilhelminenspital’in acil servisine her dakikada bir insan taşımaktadır. Şikayetler basit soğuk algınlığından, panik ataklardan, doğum sancılarından tut kavga sonucu yaralama veya kalp krizine kadar dayanmaktadır. Hastaların yüzde 50’den fazlası Almanca diline hakim olmamakla birlikte bazıları konuştukları dili bile ifade edememektedir.

16. bölgesinde Wilhelminenspital hastanesin uzun süredir görev alan doktor yoğun zamanlarda acil servisin bir “korku filmine” dönüştüğünü ve sekiz saate dayanan bekleme süreleri, 90 yaşındaki hastalar için bile nadir olan bir durum değildir, dedi.

2017 yılında Döbling hastanesi acil servis kliniğini açtığında Thomas Szekeres, Viyana Tıp Derneği başkanının söylediği:  “iki sınıflı sağlık sistemine bir adım daha atıldı’’

Wilhelminenspital’de görev alan doktor için bu durum uzun zaman önce vardı.

Kamu hastanelerinde sağlık hizmet kalitesi son on senedir düşmektedir. Özel doktor talebi artmaktadır. Bekleme sürelerinin kısa tutulmasına ve sağlık hizmetinde kalite arayan hastalar para ödemek zorundadır.

Tuna nehrinin bir bıçak gibi ikiye böldüğü, tarihin en önemli yazarlarının, bilim insanlarının ve sanatçılarının doğduğu şehir.

Evet Viyana, bir başka deyişle rüya şehir.

Mayıs ayında Michael Häupl 24 yıl sonra belediye başkanının sandalyesinden ayrılacak. Belki sosyal karışık metropolün efsanesi sona erecektir.

Vurgulamak istenen, Viyana şehrinin Avrupa’nın diğer şehirlerine göre daha az, sınıfsal farklılıkların, alanlarının sınırlarının çizilmesidir.

Kaynak

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
cool
Cool
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Viyana Blog - Güncel Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!