Dünya tarih öncesi zamanlardan beri tanınmayacak kadar değişti, sadece her şey değişmedi – bebekler hala şişelerden süt içiyor.
Bristol Üniversitesi’ndeki bilim adamları, ebeveynlerin çocuklarına yalnız kilden yapılmış çağıl bebek biberonlarına eşdeğer hayvan sütü beslediğine dair MÖ 5000’e kadar uzanan kanıtlar buldular.
İlk olarak Avrupa’da ortaya çıktılar ve Tunç ve Demir Çağları’nda daha yaygın hale geldiler, örneklerin Avusturya’nın Vosendorf nahiyesinde kurtarıldığı yerlerden.
Dönemin biberon tasarımcıları, bazı sportif ayaklar ve düşsel hayvanlar şeklinde şekillendirilmiş, estetiklerine alıştığımızdan fazlaca daha yaratıcı bir yaklaşım sergilediler.
Bir çok, bir bebek tarafınca tutulabilecek kadar küçüktü ve sütün emilebileceği bir ağzı vardı.
Almanya’da Bavyera’da fazlaca nadir görülen çocuk mezarlarında daha yakından çözümleme için seçilen üç örnek bulunmuş oldu ve bunların hepsi son aşama dar bir ağız ile beş ila 10 santimetre içinde ölçüldü.
Çözümleme, bir zamanlar koyun yada keçi şeklinde evcilleştirilmiş sığırlardan elde edilmiş sütleri içerdiğini gösterdi.
Bristol’deki kimya okulundan baş araştırma yazarı Dr Julie Dunne, bulguların, biberon benzeri kapların hakkaten de bebeklere hayvan sütü beslemek için kullanıldığının kanıtı bulunduğunu söylemiş oldu.
Bu, anne sütü yerine yada ek gıdalara geçiş esnasında olabilir.
Dr Dunne şunları söylemiş oldu: “Bu fazlaca ufak, hatırlatıcı damarlar bizlere binlerce yıl ilkin bebeklerin iyi mi ve ne beslendiğine dair kıymetli bilgiler veriyor ve geçmişte anneler ve bebeklerle gerçek bir bağlantı sağlıyor.
“Benzer gemiler, ender olmakla beraber, dünyadaki öteki tarih öncesi kültürlerde görülüyor. İdeal olarak, daha geniş bir coğrafi emek harcama yapmak ve aynı amaca hizmet edip etmediklerini araştırmak istiyoruz.”
Nature dergisinde detaylı bir şekilde açıklanan Bristol’deki emek vermeden ilkin, sütten kesmenin tek kanıtı bebek iskeletlerinin analizinden geliyordu.
Ek olarak eski kapların bebeklerden ziyade hasta yada sakatları beslemek için kullanılmış olabileceği öne sürüldü.
Dr Dunne ve ekibi, bulgularının dünyadaki öteki antik kültürlerden beslenme yöntemlerine ilişkin daha çok araştırma yapılmasının önünü açacağını umuyor.
Avusturya Bilimler Akademisi’nden bir proje ortağı olan Dr Katharina Rebay-Salisbury, “Bebekleri tarih öncesi dönemde yetiştirmek kolay bir iş değildi.
“Bebeklerin hayatta kalması için derin tesirleri olan kültürel annelik uygulamalarını araştırmakla ilgileniyoruz. Bu kapların hangi yiyecekleri içerdiğini ilk kez görebilmek büyüleyici.”