İzmir’in nefes merkezi Foça

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İzmir, çevresindeki denize kıyısı olan ilçeleriyle birlikte yazları tam bir dinlence cenneti haline geliyor. Bir çok vakit İzmir’de yaşayanlar bu dinlence merkezlerinden yararlanmaz ve informasyon sahibi olamazken; dışarıdan gelenler bu nimetlerden sonuna kadar yararlanıyorlar.

Dinlence cenneti haline dönüşen bu ilçelerin her biri tarihsel bağlamda da mühim vakalara ev sahipliği yapıyor.

Geçmişte çevre adalarında yaşayan foklarından adını alan Foça’dayız. Foça ilçesi kendisine bağlı durumda bulunan Yeni Foça beldesi ile bir araya vardığında Foça “Eski Foça” olarak anılıyor.

foça tabela

İyonyalılar döneminde Ege Denizi kıyısındaki en mühim yerleşim merkezlerinden önde gelen Foça bugünkü Samsun, Midilli, Lâpseki ve Marsilya’da koloniler kuran gelişmiş bir denizcilik kentiydi.

Altın ve gümüş karışımı ile basılan ilk sikkelere de ev sahipliği meydana getiren zamanı bir kentti Foça.

Sırasıyla Çaka Bey, Saruhan Beyliği ve Fatih Sultan Mehmet’le birlikte Osmanlı egemenliğine giren Foça; Yunanlıların işgalinin arkasından Mustafa Kemal Atatürk’ün ilçeye girmesiyle kurtuldu.

Foça’ya girdiğimiz andan itibaren foku çağrıştıran simgelerle karşılaşıyoruz. Belediye başkanlığının logosu da fok figüründen oluşuyor.

foça belediyesi

Foça’nın geçmişine döndüğümüzde bilhassa antik devirlerde yağı ve derisi değişik amaçlarla kullanıldığı için ekonomik bir değere haiz olan Akdeniz foku, mitolojide de yeri olan bir canlı.

Fokların, deniz tanrısı Poseidon ve güneş tanrısı Apollon’un koruması altında olduğuna inanılırmış. Eski Yunanlılar, Akdeniz fokunu, tombul hayvan anlamına gelen phoka (foka) sözcüğüyle adlandırdıklarından Foça isminin de buradan türediği düşünülmekteymiş.

Foça’da yaşamın en iyi hissedildiği yer asla kuşkusuz ilçe merkezi. Bilhassa yazları tatilcilerin yoğun ilgisiyle karşılaşan Foça deniz, kum, güneş üçlüsüyle tatilini geçirmek isteyenler için birebir fırsatlar sunuyor.

Palmiye ağaçları ile bezeli sahilinde yürürken plajlarda güneşlenen ve denize giren kişilerle karşılaşıyoruz. Parasız belediye otoparkı uygulaması ile otomobillerin şehiriçinde gelişigüzel park etmesi büyük seviyede engellenmiş.

Banka şubeleri ile resmi kurumların bulunmuş olduğu binaların zamanı özellikleri korunarak yaptırılan yenileme emekleri ilçeye ayrı bir hava getirmiş. Bilhassa banka tabelaları oldukça şık görünüyor.

foça merkez 4

Tatilcilerin şemsiye altında serinleyerek bir şeyler içtikleri kafelerin tam karşısında yer edinen Foça Belediyesi de şirin azca kattan oluşan görünümüyle ilçenin genel görünümüne uygun bir yapıda.

Gölge bir yerde serinleyip geleni geçeni gözlerken yanımıza yaşlı bir amca geliyor. Foça’nın yabancısı olduğumuzu düşünerek kendini tanıtıyor ilkin derhal arkasından başlıyor konuşmaya:

“Foça’da nerede olduğu bilinmeyen bir taş vardır ve Karataş olarak anılır. Herhangi bir kaldırım taşı da olabilir bu gözümüzün önünde yalnız taş diye durup duran; ya da yer altında, görmeden-bilmeden her gün üstüne basıp yürüdüğümüz arnavut kaldırım taşlarından birinin metrelerce altında da. Gizemi ve çekiciliği de burdan doğmakta sanırım. Bilinmeyen bir taş fakat niçin olduğu efsaneleşmiş daha da çekici.

“Her kim ki; Foça’da nerede olduğu bilinmeyen Karataş’a basar ise; basireti bağlanır ve içinde bir yerlerde Foça’ya yerleşme ve hep burada olma isteğini bulur. Yolu nereye giderse gitsin, Karataş’a basan şahıs bigün ne olursa olsun Foça’ya geri dönecektir…”

Karataş var; bunu hepimiz biliyor da nerede bulunduğunu kimse bilmiyor. Gezip dolaşırken bu taşa basan mümkünü yok tekrar Foça’dan kopamıyor. Oldukca zorlanıp bir bölgelere gitse de ne olursa olsun dönerek dolaşıp gene geliyor Foça’ya. Bir kez yolunuz Foça’ya düşmeye görsün, Foça’ya gelip de o esrarengiz havasını yakalayabilen hepimiz bu öyküyü duyunca dolaşıp duruyor sokaklarda. Bir ihtimal Karataş’a basarım da bu yaşanası kasabada kalırım umuduyla. Bizlere kalırsa Foça’nın her yeri Karataş. Foça’yı görüp de sevmemek, dönerek gelmemek mümkün değil de ondan.”

Bu etkisi altına alan anlatımın arkasından amcaya soruyoruz “nerelisin?” diye…

İstanbullu bulunduğunu belirtip, Karataş’a basmış olabileceğini söylüyor.

Giyim ve kuşamından hali vakti yerinde görünen bu amca kendini Foça’ya adamış. Birçok sahil nahiyesinde bu biçim insanlarla karşılaşılır aslına bakarsan. Denizin verdiği tesir bilhassa emeklilik dönemlerinde insanoğlu için rahatlık anlamı taşıyor kim bilir.

Karataş’a hemen hemen basmadığımı düşünerek yola koyuluyorum.

Foça İzmirliler için bir ihtimal bir yazlık mekan; sadece zamanı yaşanmışlıklarıyla hala insanları kendine âşık eden çok da fazla bozulmamış bir yerleşim yeri.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
cool
Cool
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Viyana Blog - Güncel Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!